- üzülmek
- üzülmek, kesilmek I, 196
Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini. 2009.
Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini. 2009.
üzülmek — nsz 1) Üzme işine konu olmak Karısının düştüğü bu hâle üzülmek şöyle dursun ona çok defa dadı kalfa muamelesi etmekten çekinmezdi. R. N. Güntekin 2) Üzüntü duymak, kaygılanmak Bu apartmandan başka yere gideceksiniz diye üzülüyorum. P. Safa … Çağatay Osmanlı Sözlük
tasalanmak — üzülmek … Beypazari ağzindan sözcükler
esef etmek — üzülmek, acınmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
kasavet çekmek — üzülmek, tasalanmak Dövüşen yiğitler de boyanır kana / Kasavet mi çeker seni doğuran ana. H. Türküsü … Çağatay Osmanlı Sözlük
mükedder olmak — üzülmek, kederlenmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
müteessif olmak — üzülmek, acınmak, yerinmek, esef etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
teessür etmek — üzülmek, acımak … Çağatay Osmanlı Sözlük
bedbaht olmak — üzülmek Bunları yener, bahtiyar yahut bunlara yenilir, bedbaht olurlar. A. Ş. Hisar … Çağatay Osmanlı Sözlük
bedbin olmak — üzülmek, karamsar olmak, ümitsizliğe düşmek Annemin İstanbul a indiği günler bedbin oluyordum. A. Ş. Hisar … Çağatay Osmanlı Sözlük
kasavet etmek — üzülmek, kaygılanmak … Çağatay Osmanlı Sözlük